Sultanbeyli’de eşini uykudayken bıçaklayarak öldüren sanığın, “eşi canavarca hisle veya eziyet çektirerek tasarlayarak öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanmasına devam edildi. Davanın ilk celsesinde verdiği ifadesi ortaya çıkan sanık, “Ötenazi hakkım varsa onu da kullanmak istiyorum. Tahliyemi istemiyorum. Cezaevinde yatacağım” dedi.
Sultanbeyli'de 7 Ocak 2021 tarihinde eşi Hatice Soysal’ı (39) uyuduğu sırada önce boynundan bıçaklayarak ardından boğarak öldüren Adnan Soysal’ın(36) “eşi canavarca hisle veya eziyet çektirerek tasarlayarak öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı dava görüldü. Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Adnan Soysal cezaevinden getirilirken, taraf avukatları ve kadın dernekleri avukatları da salonda hazır bulundu.
Akıl sağlığı tespit edilecek
Tutuklu sanık Soysal’ın akıl sağlığının yerinde olup olmadığına ilişkin Adli Tıp Kurumu’ndan istenen raporun beklenmesine hükmeden mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için erteledi.
Savunması ortaya çıktı
Öte yandan, sanığın davanın ilk celsesinde ki ifadeleri ortaya çıktı. Sanık Adnan Soysal ifadesinde, daha önce iki evlilik yaptığını, iki eşinin de kendisini aldattığı için boşandığını söyleyerek, “Hatice Soysal’la 2016 yılında evlendim. Eşimden çocuğum olmamıştı, çocuk olması için tedavi görüyordu. Eşimin tüp bebek tedavisi için krediler çekmiştim. 80 bin lira borcum vardı. Bunalıma girdim, eşimin bu olayı öğrenmesini istemiyordum. Zaten hayatta hiç gülmemiştim, amacım kendimi öldürmekti” dedi.
Soysal, “Olay gecesi eşim gidip yatak odasına yattı, oğlum ile televizyon izliyorduk. Ben de 1-2 saat sonra yatmaya gitmiştim, o esnada kulağımda vızıltılı şekilde ‘Gelin artık ölün’ diye bir ses duyar gibi oldum, aniden mutfağa gittim. Ekmek bıçağıyla uyuyan eşim Hatice’nin boynuna bıçağı sapladım mı yoksa kestim mi hatırlamıyorum. Eşim o esnada uyanıp ne yaptığımı sordu. ‘Öl Hatice öl’ ben de geliyorum dediğimde ‘Sen de mi geliyorsun’ dedi ve sesi kesildi. Ben de eşime sarıldım ve o anda kendime bir şey yapmadım” diye konuştu.
“Ötenazi hakkım varsa onu da kullanmak istiyorum”
İntihar edeceği sırada oğlunun sesini duyduğunu anlatan sanık, “Aşağıdan oğlum ‘Baba’ diye bağırdı, yanında polis vardı. Polis eşimi görmek istediğinde uyuduğunu söyledim. Polisin içeri girmemesi için kapıyı kilitledim, yatak odasına eşimin olduğu yere gittim. Eşime vurduğum bıçağı bulamadım, banyoya gidip jilet aldım. Kendi bileklerimi keserken polisler içeri girdi, o sırada boynuma da jilet atmışım. Kendime geldiğimde Bakırköy Ruh ve Sinir Hastanesi’nde uyandım. İlaç verdiler, hala bu ilaçları kullanıyorum. Allah tez zamanda canımı alsın tek istediğim bu. Ötenazi hakkım varsa onu da kullanmak istiyorum. Tahliyemi istemiyorum. Cezaevinde yatacağım” dedi.