YAĞMUR SESLERİ
Zamanı bir takvim misali hatırlatan, mevsim şeritlerini gözlerimizin önüne seren, toprakla harmanlandığında “hayat” bilgisinin sırlarını fısıldayan şey yağmurdur, yağmurun tınısıdır, tılsımıdır. Yağmur; insanda bıraktığı çağrışımlardır, dinlettiği müzik, anlattığı masal, bitmeyen hikâyedir.
Huzur veren bir şarkı gibi pencereden içeri süzülüyordu. Her bir damla, toprakla buluştuğunda, doğanın kalp atışlarına benzer, çağlar öncesinden gelen ve bir lirden miras kalan sesti. İnsanlar evlerinde sıcacık bir köşeye çekilmiş, ellerinde kahveleriyle bu doğal senfoninin keyfini çıkarıyorlardı. Dışarıda, ağaçların yaprakları suyun ağırlığıyla dans ederken, kuşlar sessizce saklanacak bir yer arıyordu. Bu şehrin dut ağaçları meşhurdu, karadut ağaçları; bir de kadim çınar ağaçları. Yağmura davetkâr bakıyordu parklar ve ağaçlar.
Yağmur, adeta bir sanatçının fırça darbeleri gibi şehri boyuyordu. Her yer taptaze ve yenilenmiş görünüyordu; sanki dünya yeniden doğuyordu. Diyarbekir Kalesinden Yağmur sesleri, eski çarşıların kokusunu geri getiriyor, tatlı bir hareketlilik yaratıyordu.
Yağmurda, şehrin silueti değişiyor, ıslanan saçlarıyla mahzun bir kadın, eski zaman şarkılarından birini söyleyerek Ben u Sen’den usulca sallanarak geçiyor. Bir dengbejin güzel nağmelerini taşıyordu gözlerinde. Fistanı, şehrin şiiriydi, kirpikleri hüznü, gözleri umuduydu yakın günlerin.
Sokak lambaları, yağmur damlalarının altında parıldayarak adeta uzak yıldızlar misali parlıyor. İnsanlar, şemsiyelerinin altında saklanarak hızlı adımlarla yollarına devam ediyor. Kahve dükkânlarının pencerelerinden yayılan sıcak ışıklar, içeri davetkâr bir hava yayıyor. Ben bu şehri seviyorum, çocukluğum leblebi şekeri gibi cebimde, dudağında gençlikten bir şarkıyı ıslıkla söylüyor biri… Ben bu şehri seviyorum, bu şehrin saçlarındaki kokuyu, Hevsel Bahçelerindeki tılsımı seviyorum. Balıkçılarbaşı’dan yükselen ve etrafa yayılan “Delal” şarkısı herkesin yüreğini fethediyor. Aşkla karışık bir keder doluyor avlularına eski taş evlerin. Konakların gizleri çözülüyor yağmurda.
Yağmur sesi, şehirde bir tür huzur yaratıyor, sanki zaman yavaşlamış gibi. Her köşe başında, buğulanan camların ardında, yağan yağmurun getirdiği melankoliye eşlik eden sessiz bir dinginlik hissediliyor. Şehrin bu hali, insanın içini hem hüzünle hem de tatlı bir huzurla dolduruyor. Anlıyorum, nostaljinin böyle bir büyüsü var. Güvercinler gökyüzünde takla atıyor, kanat çırpınışları ta uzaklardan duyuluyor.
Sokaklar, caddeler, kaldırımlar hüznü ve yıkanmışlığı bir arada yaşıyor. Bir taraftan arınırken insan, öte taraftan şehrin bütün tarihini adeta kuşanıyor. Şairlerin seslerini duyuyor, sonra hafifçe gülümseyerek “Herkesin bir Feridesi” olduğunu hatırlıyor. Kurduğu düşlerin gölgesinde kayboluyor usulca. Yaralarını kanatıyor kimileyin; gözlerine yağmur kaçıyor usulca…
Kimi zaman bir köşede duran eski bir banka oturup bu manzarayı izlemek, insanın içini tarifsiz bir huzurla dolduruyor. Unutamadığı ne varsa, insanla birlikte bu banklara oturuyor, sonra teker teker kendini hatırlatıyor. Otururken şehir sakinleşiyor sanki yağmur damlaları da bu oturuşa uyuyor, daha dingin bir yağıyor, şehir duruluyor.
En kadim okuryazarlık, gözlerin okuryazarlığıdır. Göz gördüğünü okur, hafıza kaydeder. Bir yağmurda, bir şarkıda kendine yer bulan hatırlara tekrar günışığına çıkma marifetini gösteriyor.
Yağmurun bu huzur veren dokunuşu, şehirdeki yaşamı yavaşlatırken, aynı zamanda her şeyi yeniliyor. Canım sıcak bir kahve istiyor, devasa bir dut ağacının tek başına kapsadığı, tarihi bir avluya geçiyorum. Sülüklü handa, bakır çay demlikleri kaynıyor, şehrin sesi duyuluyor o güzel ezgilerde. Bankta yanıma oturan bütün hatırlarımı da yanıma aldığımı anlıyorum. Kahve ısmarlıyorum kendime, sonra o dut ağacının taşlarla uyumunu hayretle izliyorum; asırlardır burada gibiler. Kahve kokusu geliyor önce, sonra gümüş kaplamalı bir fincanın içinde kahve. Keyifleniyorum, her şey daha iyi şimdi. Kendimi bi ezgiye teslim ediyorum; al götür beni dilediğin yere, diyorum.
Herkesin içinde sakladığı birer hikâye vardır ve yağmur, bu hikâyelerin üzerindeki tozu silkeleyip onları yeniden gün yüzüne çıkarıyor. Herkesin bir yağmuru vardır, bir yağmur hikâyesi. Şairler bu şehri terk etmemeli, diyor yanı başımda oturan sakallı, yağmur yüzlü bir adam. Şarkılar terk etmemeli bu konakları, bu hanları. Kahveler hep pişirilmeli, reyhan şerbeti içilmeli, her yere çayı buğusu yayılmalı. Arada, kendini eski bir mekâna atmalı insan, şehrin yorucu havasından bir nebze de olsa uzaklaşmalı. Avlularda gül ağaçları olmalı, kokusuyla hayatın nabzını tutmalı.
Şehrin sembollerinden olan kediler, pencere pervazlarında toplanıyor, taş döşemeli sokaklarda koşuşturuyor, yağmurun keyfini çıkarıyor. Sanki biraz da ıslanmayı özlemişler gibi. Ağaçlara sığınan kuşlara da bakmayı ihmal etmiyorlar.
Ve işte, güneş bulutların arasından süzüldüğünde, gökkuşağı tüm ihtişamıyla ortaya çıkıyor. Akşamüstü, kapısını çalıyor şehrin. Günün yorgunluğu hafifliyor, ben oturduğum yerden kakıyorum, hanın avlusuna son bir kez daha göz atıp veda ediyorum. Belki yine gelirim, yağmur çağırırsa. Hasbihal etmek için, bir gerekçemiz olur hem, hem de başka bir kapısından gireriz şehre.
FERMAN SALMIŞ
Ali Koç mu? Aziz Yıldırım mı?
İmsak | 06:49 | ||
Güneş | 08:21 | ||
Öğle | 13:10 | ||
İkindi | 15:29 | ||
Akşam | 17:49 | ||
Yatsı | 19:16 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Galatasaray | 17 | 47 |
2. Fenerbahçe | 16 | 36 |
3. Samsunspor | 17 | 33 |
4. Eyüpspor | 18 | 30 |
5. Göztepe | 17 | 28 |
6. Beşiktaş | 17 | 27 |
7. Başakşehir | 17 | 26 |
8. Gaziantep FK | 16 | 21 |
9. Alanyaspor | 17 | 21 |
10. Rizespor | 17 | 21 |
11. Antalyaspor | 17 | 21 |
12. Kasımpasa | 16 | 20 |
13. Konyaspor | 17 | 20 |
14. Trabzonspor | 17 | 19 |
15. Sivasspor | 17 | 19 |
16. Kayserispor | 16 | 15 |
17. Bodrumspor | 16 | 14 |
18. Hatayspor | 16 | 9 |
19. A.Demirspor | 17 | 5 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Kocaelispor | 18 | 38 |
2. Bandırmaspor | 17 | 33 |
3. Karagümrük | 18 | 31 |
4. Erzurumspor | 17 | 29 |
5. Ankaragücü | 18 | 27 |
6. Keçiörengücü | 18 | 27 |
7. Pendikspor | 18 | 26 |
8. Ahlatçı Çorum FK | 18 | 26 |
9. Boluspor | 18 | 25 |
10. Amed Sportif | 17 | 25 |
11. Igdir FK | 18 | 25 |
12. İstanbulspor | 17 | 24 |
13. Manisa FK | 17 | 23 |
14. Gençlerbirliği | 17 | 23 |
15. Esenler Erokspor | 17 | 22 |
16. Ümraniye | 17 | 22 |
17. Şanlıurfaspor | 18 | 22 |
18. Sakaryaspor | 17 | 21 |
19. Adanaspor | 17 | 14 |
20. Yeni Malatyaspor | 18 | -3 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Liverpool | 18 | 45 |
2. Arsenal | 20 | 40 |
3. Nottingham Forest | 19 | 37 |
4. Chelsea | 20 | 36 |
5. Newcastle | 20 | 35 |
6. M.City | 20 | 34 |
7. Bournemouth | 20 | 33 |
8. Aston Villa | 20 | 32 |
9. Fulham | 19 | 29 |
10. Brighton | 20 | 28 |
11. Brentford | 20 | 27 |
12. Tottenham | 20 | 24 |
13. West Ham United | 20 | 23 |
14. M. United | 19 | 22 |
15. Crystal Palace | 20 | 21 |
16. Everton | 19 | 17 |
17. Wolves | 19 | 16 |
18. Ipswich Town | 19 | 15 |
19. Leicester City | 20 | 14 |
20. Southampton | 20 | 6 |
Takımlar | O | P |
---|---|---|
1. Real Madrid | 19 | 43 |
2. Atletico Madrid | 18 | 41 |
3. Barcelona | 19 | 38 |
4. Athletic Bilbao | 19 | 36 |
5. Villarreal | 18 | 30 |
6. Mallorca | 19 | 30 |
7. Real Sociedad | 18 | 25 |
8. Girona | 18 | 25 |
9. Real Betis | 18 | 25 |
10. Osasuna | 18 | 25 |
11. Celta Vigo | 18 | 24 |
12. Rayo Vallecano | 18 | 22 |
13. Las Palmas | 18 | 22 |
14. Sevilla | 18 | 22 |
15. Leganes | 18 | 18 |
16. Deportivo Alaves | 18 | 17 |
17. Getafe | 18 | 16 |
18. Espanyol | 18 | 15 |
19. Valencia | 18 | 12 |
20. Real Valladolid | 18 | 12 |