Manisa’nın Soma ilçesinde 301 madencinin 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen facianın ardından Yargıtay 12’nci Dairesi tarafından verilen kararla yeniden görülmeye başlanan dava 24 Mayıs’a ertelendi. Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, yönetim kurulu üyesi Haluk Evinç ve mühendisler Efkan Kurt ile Adem Osmanoğlu olmak üzere 4 tutuksuz sanığın yargılandığı ve tutuksuz sanıklardan Can Gürkan’ın SEGBİS ile duruşmaya katıldığı davada yönetim kurulu üyesi Haluk Evinç ve mühendisler Efkan Kurt ile Adem Osmanoğlu ifadelerini yazılı olarak verdi. Davanın öğleden sonra devam eden duruşmasında maden faciasında hayatını kaybeden işçilerin aileleri de duruşmada söz aldı, Kazada oğlunu kaybeden Durmuş Sızar, “İçi boşaltılmış bir hukuk gördüğüm için üzgünüm. Cübbenin hakkını verecek hukuk var mı? Bunların hesabı sorulur” dedi.
Madende oğlu Kader Yıldırım’ı kaybeden anne Elmas Kaya, “7 kat yerin altında kim kaçabilirdi? İlahi adaletin tecelli edeceğime inancım tam. Orada 301 kişi değil, 5 bin kişi öldü. Ben de oğlumla beraber toprağa girdim” diye konuştu.
Kazada eşi Mustafa Kaya’yı kaybeden ve gözyaşları içinde konuşan Naciye Kaya, “Eşim son aylarda gazdan zehirlenip eve geliyordu. Kömürü ellerine alamayacaklarını ve madenin yanacak kadar sıcak olduğunu söylüyordu. Benim eşim göz göre göre öldü. 301 kişi için 6 gün yattılar. Bu adalete nasıl güveneceğiz” ifadelerini kullandı.
Kazada ölen Uğur Çolak’ın babası ve Soma 301 Madenciler Derneği Başkanı İsmail Çolak, “Verdiğimiz adalet mücadelesinde göçük altında kaldık. Lütfen kararınızı elinizi vicdanınıza koyup da verin. Adalet, arkanızdaki yazıda kalmasın” dedi.
Avukatlardan ‘sanıklar tutuklansın’ talebi
Mahkeme heyeti, Yargıtay 12’nci Dairesi’nin bozma kararına uyma kararı verdiğini açıkladı. Heyete verdikleri karar sebebiyle tepki gösteren maden işçilerinin avukatları, sanıkların kaçma ve delil karartma ihtimali bulunduğu yönünde görüş belirterek tutuklanmalarını ve bir sonraki celselerde de duruşma salonuna getirilmelerini talep etti.
Taleplerin ardından savcı, esas hakkındaki mütalaasının hazır olduğunu söyleyince taraf avukatları duruma itiraz etti. İşçilerin avukatları, dosyada eksikler olduğunu, sanıkların kendilerini ‘bilinçli taksirle öldürme ve yaralama’ suçlarından savunmadıkları gerekçesiyle ek savunma yapılması gerektiğini ve mütalaaya ilişkin beyan verilmediğini söyledi. Bunun yanı sıra avukatlar, Anayasa Mahkemesi’ne yapılan itirazların da sonuçlarının beklenmesi gerektiğini belirterek heyetten ara karar talep etti. Heyet, esas hakkında mütalaada bulunulmasına engel bir durum olmadığı yönünde karar verdi. Açıklanan ara kararın ardından savcı mütalaasını okudu. Savcı, mütalaasında Can Gürkan, Efkan Kurt ve Adem Ormanoğlu’nun ‘bilinçli taksirle çok sayıda kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma’ suçundan cezalandırılmalarını, yönetim kurulu üyesi Haluk Evinç’in ise beraatini istedi.
Mütalaanın okunmasının ardından taraf avukatları, mütalaanın uzun olması sebebiyle savunma için süre talep etti.
Mahkeme heyeti; sanıkların tutuklanma taleplerinin reddine, duruşma salonuna getirilmesi taleplerinin reddine karar verdikten sonra taraf avukatlarının mütalaa için süre taleplerinin kabulüne ve yeni tanıkların dinlenmesine hükmederek duruşmayı 24 Mayıs’a erteledi.
Mahkemenin ardından madenci ailelerinin avukatı Can Atalay yaptığı açıklamada “Bunların 301 kere insan öldürmeden ceza alması gerekir, dedi. Yargıtay’ın bu kararı ardından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ekimde, kasımda, eylülde, aralıkta itiraz etmedi. 3,5 ay bekledi. Yargıtay’ın 5 üyesinden 3’ünün değiştirilmesini bekledi. O 3 üye milyonlarca sayfa belgeyi sadece Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nin 6 bin 94 sayfa gerekçesini 5 günde okuduğunu söyleyerek o kararı kaldırdı. Türkiye’de hukuken bir sürü rezalet gördük ama böylesini daha önce görmedik. Unutursak kalbimiz kurusun denmişti 7 ay önce. Burada ne kadarız görüyorsunuz. Eğer kalbi kurumadıysa 24 Mayıs’ta burada olmamız lazım. Olanın ne olduğu açık, bundan sonra olabilecek olanı ancak biz sökebiliriz. Bu iş bitti ve bir şey olmaz diye düşünmeyin. Daha önce buraya söke söke geldik. Bundan sonrada devam edeceğiz. Buradaki insanlar kaybettiklerini yerine koyamayacaklar, ateş düştüğü yeri yakar. Bu insanların davası bundan sonra kimse ekmeğini kazanırsak öldürülmesindir” diye konuştu.
Manisa Baro Başkanı Ali Arslan ise Soma davasının 77. celsenin görüldüğünü söyleyerek sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirtti. Manisa Baro Başkanı Arslan, "Bu senaryoyu yazanlar, biz yazmaya devam edeceğiz diyenler işin sonunda hayal kırıklığına uğrayacak. Bu katliamın meydana gelmesine sebep olanlar gerekli cezayı alacaklar diye umut etmeye devam ediyoruz. yargıdan umudumuzu kesmiyoruz" dedi.