İlk imza günü Diyarbakır'da

Genç Yazar Seyfettin Araç 'Kent Şiirleri' kitabından sonra 'Sevgili Yalnızlık' kitabıyla okurlarının karşısına çıktı. İlk imza gününü Diyarbakır’da yapan yazar, ilk romanını alışılagelmiş yazım tarzının dışında mono diyalog tarzında yazdı.

Diyarbakır 16.07.2021, 19:48
İlk imza günü Diyarbakır'da

TİGRİS HABER - Genç yazar Seyfettin Araç 'Kent Şiirleri' kitabından sonra 'Sevgili Yalnızlık'  kitabıyla okurlarının karşısına çıktı. İlk imza gününü Diyarbakır’da yapan yazar, ilk romanını alışıla gelmiş yazım tarzının dışında mono diyalog tarzında yazdı. Şehir dışından da gelen kalabalık imza gününde okurlarıyla buluşan yazar Seyfettin Araç, edebiyat serüvenini Tigris Haber okuyucularına anlattı.

“Ben sonsuz yalnızlığa inanıyorum, iklimlere, mevsimler, kuşlara ve sokaklarda oynayan çocukların masumiyetine inanıyorum. Şarkılara türkülere, şiirlere ve roman kahramanlarının bizi hayatta tutan ütopik gerçekliğine inanıyorum. Aşk’a ve iflah olmaz bir şekilde aşk’a sadık insanların acılarına inanıyorum. Tanrıya inanıyorum, beni sevmediğine, hatta beni farklı ve özel sınadığına inanıyorum…”

Yazar Seyfettin Araç, mono diyalog tarzında yazdığı romanında alışık olmadığımız bir tarz deniyor. "İnsanları anladığı için canı yanan, insanların kendisini anladığında da canımı yakıyorlar” diyen, 13- 14 yaşlarında okuduğu romandan itibaren edebiyatla ilgili olduğunu anlatıyor.

Annesi Diyarbakır'lı olan yazar 1982 yılında Mardin Mazıdağ'da dünyaya gelir. Araç, 5 yıl Mazıdağ’da ilkokulu yatılı okuduktan sonra Diyarbakır Ali Emiri Ortaokulunu, Ziya Gökalp Lisesini bitirdi. İstanbul Bahçeşehir Üniversitesi Sinema ve Televizyon Bölümünden mezun oldu.

İlk roman ve edebiyat hayatı

Yazar Seyfettin Araç edebiyat ve yazım hayatını şu sözlerle anlatıyor;

“İlk okuduğum romandan itibaren edebiyatla ilgiliyim. Birçok dergiye birçok siteye belli dönemler yazılar yazdım. Köşe yazarlığı yaptım. 2020 yılında pandemi döneminde profesyonelleştirmek istedim. Kent şiirleri kitabım çıktı. Daha sonra ilk romanım olan ‘Sevgili Yalnızlık’ kitabım çıktı. Ütopik bir dönemde aslında zamansız bir dönemden geçiyor. O dönem çok araştırma yaptım. Uzun bir sürede yazdım. Önce bir tiyatro oyunu olarak yazdım daha sonra bunu romana nasıl evirebilirim, nasıl dönüştüre bilirime döndü. Mono- diyalog, Monolog türünde bir roman yazmak istedim. Çünkü sinema tiyatro eğitimi de gördüğüm için diyaloglarla romanı nasıl zenginleştirebilirim, olay örgüsünü diyaloglar içine saklayarak anlatımla betimlemeyle beslemek istedim. Kitabı yazdığım dönemde bir makale okudum, romanlarda en çok kullanılan beş on kelime diye, işte o kelimeleri yazmadan, o kelimeleri kullanmadan bir romanı nasıl yaza bilirimi kendime meydan okumayla başladım. O kelimeleri hiç kullanmadan bu romanı yazdım.”

Yazmaya ne zaman karar verdiniz?

21 yaşındaydım. İstanbul’da entelektüel bir dergi vardı. Beni çok etkileyen bir dergiydi. Orada yazdım. O dönem birçok şiir yarışmalarına katıldım. Roman yarışmalarına katıldım. İlk gençlik yıllarımızda kafamız çok karışıktı. Şair mi olacağız, yazar mı olacağız, romancı mı olacağız? Önümüze ne gelirse yazıyorduk. Tabi o dönem okuduğum kitap sayısı ile bugün okuduğum arasında çok büyük fark vardı.

17 bin kişi arasında birinci oluyor

Vatan gazetesi haftalık bir dergi çıkarıyordu. O dönem önemli bir dergiydi. Tempo, Aktüel, ve Haftalık o dönem önemli dergileriydi. Yeni nesil, genç yazarlara öncülük yapmak için, aracılık olsun diye kitaplarını basma yarışması düzenledi. Ben de bu roman yarışmasına katıldım. Yanlış hatırlamıyorsam 17 bin kişi elemelere kalmıştı. Yazar olmak isteyen, genç, entelektüel insanlardı. 17 bin kişinin katıldığı bu yarışmada birinci oldum. Bu durum benim hayatımda çok önemli bir olaydı. Çünkü henüz 21 yaşındaydım ve üniversitede okuyordum.

Yeni bir çizgi için çok çizgiye ihtiyaç var

Romanın ilk cümlesini hatırlıyorum. Cezaevinde yatan bir adamın uyandığında yazdığı bir cümleydi. Doğruldu bir çizgi çizdi duvara yeni bir çizgi için 24 saate, yeni bir hayat için ise çok çizgiye ihtiyaç vardı. Böyle bir cümleyle başlamıştım ve yarışmayı kazanmıştım. Ondan sonra romancı olmak istedim.

2003 yılının sonlarında dergilerde yazmaya başladım.

Ütopyada,  İz Edebiyat dergilerinde yazdım. İz benim için önemli bir yerdi. İz de birçok öykü ve yazım yayınlandı. Sonbahar, Kayıp ve Çimen dergilerinde de yazdım.

Yurt dışına gidene kadar bu dergilerde yazdım. Sonra bir iş dolayısıyla yurt dışına taşınmak zorunda kaldım. Yurt dışı süreçlerinde dergilerde yazmadım ama hikâyeler, öyküler ve şiirler yazdım.

Diyarbakır Hasreti

Avrupa’dayken nasıl bir Diyarbakır hasreti çektin?  

Aslında bu hasret Diyarbakır’dayken de var. Çünkü Diyarbakır’a doyum olmuyor.

Gençlik yıllarım Sur diplerinde geçti. Ali Emiri okulunda, Amid Lisesinde okudum. Ziya Gökalp Lisesinden mezun oldum. Diyarbakır’ın her tarafında çocukluğumun izleri var. Sur dibinde, Mardin Kapıda olduğum zaman çocukluğumu hatırlıyorum. Hala akrabalarımın hepsi buradadır. Buraya geldiğim zaman kendimi uzun bir aradan sonra tekrar evime gelmiş gibi hissediyorum.

Benim için çok kıymetli bir yer. 33 medeniyetin yaşandığı topraklar, medeniyetler mozaiği. Çok sayıda yazar, şair, edebiyatçı, sanatçı çıkarmıştır. Ayrıca son dönemlerde birçok iş insanı çıkarmıştır.

Diyarbakır toprağına ayak bastıktan sonra kendimde içsel bir mutluluk hissediyorum. İlk imza gününü burada yapma isteğimde bundan doğuyor. Çünkü kendi evimde, kendi toprağımda gurur duyarak yazdığım bir şeyi göstermek istedim.     ‘Sevgili Yalnızlık’ İçinde Diyarbakır’ın da olduğu bir roman, insanların okumalarını çok istiyorum.

Önümüzdeki süreçte çalışmalarınızı nasıl devam ettireceksiniz?

Üstünde yoğunlaştığım roman çalışmalarım var. Genelde toplumsal romanlarda olacak, aşk romanları da olacak. Deneysel bir iki roman da düşünüyorum. Daha önce denenmemiş şeyleri yazmak istiyorum. Bu romanda mono diyalog türünü denedim. Daha önce birçok usta önemli üstatlar bunu yaptılar. Mesela Oğuz Atay gibi bir üstat Tutunamayanlar romanında bunu 30-32 sayfa denedi. Bunu çok güzel bir romana da çevirebilirdi ama o bunu öyle uygun gördü. Ama ben bunu 400 sayfada mono diyalogun tamamına yaydım. Böyle yazmak istedim. Bundan sonraki romanlarımda deneysel şeyleri çok istiyorum.

Yeni türde aklımda bir proje var. Özellikle ressamlarla, duyu organlarının birleştiği bir sanat yapmak istiyorum. Ressamların ve şairlerin bir arada olduğu bir proje düşünüyorum.

Her şiire bir tablo

Daha önce okuyanların beğendiği, yayınlanmayan şiirlerimden derlediklerimden; her şiire bir tablo yaptıracağım. Değerli ressamlar o şiirin kendilerinde yarattığı duygu ve hissettiklerini tuvale yansıtacaklar. Bu bir ilk çalışma olacak. Doğan Yayınlarının da beğendiği ve destekledikleri bir proje ve elde edilecek bütün geliri kimsesiz çocuklara verilecek.

Bir yerde bu çalışma fikirlerin resme yansıması olacak. Fikirlerin, düşlerin, hayallerin resme dönüşmesi olacak. Şiiri okuduğunuz sayfanın yanında o şiirin tablosunu göreceksiniz. Bunda da Türkiye’nin büyük ressamlarıyla çalışma şerefine nail oldum. Şu anda da bu proje devam ediyor. Her ressam kendi şiirlerini seçip çalışıyorlar. Bu sanatçılar içinde minyatür sanatçılar, yağlı boya sanatçıları, sulu boya sanatçıları ve kara kalem sanatçıları var.

 'Sevgili Yalnızlık' romanı için şimdiye kadar ne tür tepkiler aldınız?

'Sevgili Yalnızlık' türünün ilk kitabı olduğu için insanlar ilk 40-50 sayfada olaya tam adapte olamıyorlar. Ama devamını getiren arkadaşlar gerçekten güzel sözler söylediler. Çok onura ettiler.  Geçen hafta konuk olduğum bir sempozyumda da okuyan arkadaşlar kitabımı tartıştıklarında benim bile görmediğim bazı detayları görmeleri beni çok mutlu etti.

Monolog tarzı yazma zor bir deneme niçin ilkyazınızda zoru seçtiniz?

Ben kendime meydan okumayı ve bazı şeyleri zorlaştırmayı seviyorum.  Belki de bu alışkanlık iş dünyasından gelen bir şey. Ya da Beşiktaşlı olmamdan kaynaklanan bir şey bu yüzden hep zorlukları seviyoruz. Mesela şiir kitabım Kent Şiirleri’nde de öyle oldu.

Diyarbakır’a her uğradığınızda ne tür değişiklikler görüyorsunuz?

 Bazen çok kızıyorum. Bazen çok seviniyorum. Çok karışık hisler yaşıyorum. Betonlaşmaya çok kızıyorum. İnsanların refah seviyesini gördüğümde çok mutlu oluyorum. Kuzenlerimin oturduğu sitelerde ağaç yok. Yeşilliği seven bir insan olarak bu beni çok üzüyor. Doğayı çok tahrip ettik. Çok zarar verdik. Ormanları yakıp villalar yaptık. Oteller yaptık. Doğayı kaybedersek her şeyi kaybederiz. Bazı nehirler artık simsiyah akıyor. Birçok göl kurudu. En sonunda bir denizi de çürüttük.

Seyfettin Araç Kimdir?

Annesi Diyarbakır'lı babası Mardin'li olan yazar  1982 yılında Mardin’in Mazıdağ’da dünyaya gelir. Yazar Seyfettin Araç beş yıl Mazıdağ’da yatılı okuduktan sonra Diyarbakır’da Ali Emiri Orta okulunu ve Ziya Gökalp Lisesini bitirdikten sonra; İstanbul Bahçeşehir Üniveritesi Sinema ve Televizyon Bölümünü okur. .Türkiye PEN üyesi de olan yazar ilk şiir kitabından sonra Sevgili Yalnızlık romanını da okuyucularla buluşturdu.

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
5
kısa süreli hafif yoğunluklu yağmur
Günün Anketi Tümü
En çok hangi sosyal ağ sitelerini kullanıyorsunuz?
Namaz Vakti 16 Nisan 2025
İmsak 06:49
Güneş 08:21
Öğle 13:10
İkindi 15:29
Akşam 17:49
Yatsı 19:16
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 29 74
2. Fenerbahçe 29 71
3. Samsunspor 30 51
4. Eyüpspor 30 50
5. Beşiktaş 29 48
6. Başakşehir 29 45
7. Gaziantep FK 29 42
8. Antalyaspor 30 40
9. Trabzonspor 29 39
10. Göztepe 29 39
11. Kasımpaşa 30 39
12. Konyaspor 30 37
13. Kayserispor 29 36
14. Bodrum FK 30 34
15. Rizespor 29 34
16. Sivasspor 30 31
17. Alanyaspor 29 31
18. Hatayspor 29 19
19. A.Demirspor 29 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 34 69
2. Karagümrük 34 60
3. Erzurumspor 34 58
4. Gençlerbirliği 34 58
5. Bandırmaspor 34 56
6. İstanbulspor 34 52
7. Keçiörengücü 34 51
8. Ahlatçı Çorum FK 34 51
9. Amed Sportif 34 51
10. Boluspor 34 49
11. Iğdır FK 34 49
12. Esenler Erokspor 34 49
13. Ümraniye 34 47
14. Pendikspor 34 45
15. Sakaryaspor 34 45
16. Ankaragücü 34 39
17. Manisa FK 34 38
18. Şanlıurfaspor 34 37
19. Adanaspor 34 27
20. Yeni Malatyaspor 34 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 32 76
2. Arsenal 32 63
3. Nottingham Forest 32 57
4. Newcastle 31 56
5. M.City 32 55
6. Chelsea 32 54
7. Aston Villa 32 54
8. Bournemouth 32 48
9. Fulham 32 48
10. Brighton 32 48
11. Brentford 32 43
12. Crystal Palace 31 43
13. Everton 32 38
14. M. United 32 38
15. Tottenham 32 37
16. Wolves 32 35
17. West Ham United 32 35
18. Ipswich Town 32 21
19. Leicester City 32 18
20. Southampton 32 10
Takımlar O P
1. Barcelona 31 70
2. Real Madrid 31 66
3. Atletico Madrid 31 63
4. Athletic Bilbao 31 57
5. Villarreal 30 51
6. Real Betis 31 48
7. Celta Vigo 31 43
8. Mallorca 31 43
9. Real Sociedad 31 41
10. Rayo Vallecano 31 40
11. Getafe 31 39
12. Osasuna 31 38
13. Valencia 31 37
14. Sevilla 31 36
15. Espanyol 30 35
16. Girona 31 34
17. Deportivo Alaves 31 30
18. Las Palmas 31 29
19. Leganes 31 28
20. Real Valladolid 31 16