Türkiye Ekspres Haber | Son Dakika | Güncel Haberin Adresi

Otacı kadın şehrine şifa dağıtıyor

YAŞAM

Otacılık geleneğinin sürdürücülerinden biri olan Saniye İldeniz, babaannesinden öğrendiği bilgilerle hazırladığı bitkilerle şifa dağıtıyor.

Gülistan Azak

Hastalıkların iyileştirilmesine  yönelik uygulamaların tarihi neredeyse insanlık tarihine kadar eskidir. Hastalık-sağlık süreçlerine ilişkin bir başka yaklaşım, hastalık etkenlerinin doğadan kaynaklandığı, dolayısıyla tedavisinin de doğada bulunduğu varsayımından hareket eden otacıların deneme yanılmaya dayalı bitkisel yöntemleri kullanmasıdır. Otacılık geleneğinde toprakla doğrudan ilişkisi ve bitkiler konusunda daha fazla bilgiye sahip olması nedeniyle kadınrların egemen olduğu bilinmektedir. Pek çok toplumda “kocakarı ilaçları” olarak adlandırılan bitkisel tedavi yöntemlerinin akılcı tıbbın ve farmakolojinin öncüsü olduğu,bu bağlamda kadınların tıbbın gelişimine tarihin ilk dönemlerinden başlayarak katkıda bulundukları söylenebilir.

Bu geleneğin sürdürücülerinden biri de Tunceli’de yaşayan Saniye İldeniz. İldeniz, babaannesinden öğrendiği bilgilerle hazırladığı ürünlerle şifa dağıtıyor.

‘70’ten fazla doğal sirke yapıyorum’

İldeniz şifacılığa nasıl başladığı şu sözlerle ifade ediyor:“Sürekli kendi evimde üretim yapıyordum. Şu anda da geleneksel şifacılıkla uğraşıyorum. Bu işe de babaannemin vesilesiyle başladım. Bunun için genelde kendi Tunceli yöremize ait bitkileri topluyorum. Geleneksel konserveler yapıyoruz. Çeşitli bitkiler toplayıp kurutuyoruz. Aynı şekilde geleneksel baharatlar yapıyoruz. Köyde cilt hastalıkları ve diğer çeşitli hastalıklar için 70’ten fazla doğal sirke yapıyorum. Burada yine aynı şekilde ekşi maya ile  geleneksel ekmekler yapıyorum.”

‘Bitkilerden yemek yapıyorum’

Endemik bitki türlerini tanımak için bütün sürekli dolaştığını belirten İldeniz,  köyünde çoğu kişinin de geleneksel şifacılık bilgisi olduğunu ve bu işi yaptığını dile getiriyor. İldeniz,  “Büyüklerimiz şifalı bitkilerden yapmış olduğu ürünlerle ekonomik olarak geçimlerini sağlamaya çalışırlardı. Aynı zamanda onlardan da esinlenerek bu işe başladım. Bunun için zamanımın çoğunu köyde geçiriyorum. Şifalı bitkilerle yemekler yapıyorum.” dedi.

‘Kadınlar şifacıdır’

İldeniz, tarihte ilk doktorun kadın olduğunu hatırlatarak şunları kaydetti:“Kadınlar şifacıdır. Bu bilgi tarihseldir.Yıllarca biz kendi annelerimizden yola çıkarak geleneksel yaşadık. Çevremde tanıdığım bütün kadınlar kendi çapında üretiyor. Kadınların bu tarihsel bilgiye sahip çıkması gerekir.”

Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.