Prof. Dr. Tarhan’a göre, paranoid kişilik bozukluğu olan kişiler her olayı dost-düşman düzleminde algılar, çevrelerindekilere sürekli şüpheyle yaklaşır ve empati yeteneği gelişmemiştir. Bu kişiler çoğunlukla komplo teorilerine inanır ve olaylar arasında sürekli bir anlam bağı kurarlar.
Kadınlarda Kıskançlık, Erkeklerde Büyüklük Paranoyası
Prof. Dr. Tarhan, kadınlarda kıskançlık, erkeklerde ise büyüklük paranoyasının daha sık görüldüğünü belirtiyor. Büyüklük paranoyası olan kişiler, kendilerini üstün ve özel hisseder, dünyanın kendileri etrafında döndüğünü düşünürler. Bu kişiler, çoğu zaman kendilerini bir "kurtarıcı" olarak görerek, çevrelerinde bir grup taraftar toplayabilirler.
Paranoid kişilik bozukluğunun toplumda %1-2 oranında görüldüğünü ifade eden Tarhan, paranoid eğilimlerin ise toplumda daha yaygın olduğunu ve %10-15 oranında rastlanabileceğini belirtiyor. Paranoid eğilimleri olan kişiler, genellikle kanıtlarla karşılaştıklarında ikna olabilirken, paranoid kişilik bozukluğu olan kişiler, ne kadar kanıt sunulursa sunulsun fikirlerini değiştirmezler.
Paranoid Kişilik Özellikleri
Prof. Dr. Tarhan’a göre, paranoid kişilik özellikleri olan bireyler genellikle kuşkucu, alıngan ve güvensizdir. Bu kişiler çok konuşmazlar, sır tutarlar ve serbest tartışmalara katılmazlar. Genellikle kinci ve kıskanç olan bu kişilerin empati yetenekleri gelişmemiştir. Ancak, istihbarat gibi mesleklerde bu özellikleri nedeniyle başarılı olabilirler.
Paranoid Kişilik Bozukluğu Tedavi Edilebilir mi?
Prof. Dr. Tarhan, paranoid kişilik bozukluğu olan bireylerin, tedavi kabul etmeleri durumunda iyileşme şanslarının yüksek olduğunu vurguluyor. Özellikle çocukluk dönemi travmalarının paranoid kişilik yapısının gelişimine neden olabileceğini belirten Tarhan, bu kişilerin tedaviyle kendilerini geliştirebileceklerini ifade ediyor. Ancak, ileri seviyede paranoid kişilik bozukluğu olan bireylerin tedaviyi kabul etmemeleri durumunda zorunlu yatış gerekebileceğine dikkat çekiyor.
Paranoid Kişilik Bozukluğu Olan Kişilerle İlişki Nasıl Kurulmalı?
Prof. Dr. Tarhan, paranoid kişilik bozukluğu olan bireylerle sağlıklı bir ilişki kurabilmek için dürüstlük ve açıklığın önemli olduğunu belirtiyor. Bu kişilere yalan söylemenin, güvenin tamamen kaybedilmesine yol açacağını ifade eden Tarhan, bu tür kişilere karşı sakin ve ikna edici yollarla yaklaşmanın daha faydalı olduğunu vurguluyor.
Sonuç Paranoid kişilik bozukluğu, toplumda sıkça rastlanan bir rahatsızlık olarak karşımıza çıkıyor. Bu kişilik bozukluğuna sahip bireylerle sağlıklı bir iletişim kurabilmek için dürüstlük, açık diyalog ve empati son derece önemli. Tedaviye açık olan paranoid kişilik bozukluğu olan bireyler, uygun terapi ve ilaç