İstanbul, Çorlu ve Tekirdağ'da 12 bebeğin ölümüne neden olan Yenidoğan Çetesi'nin mağdurları konuşmaya devam ediyor.
Hem aileler yaşadıklarını anlatıyor hem de faaliyetlerine son verilen hastanelerdeki nakiller de sürüyor.
Bu hastanelerde tedavi gören hastaların farklı hastanelere nakilleri gece boyunca da devam etti.
Esenler'deki özel hastanede tedavi gören hastalar, ambulanslarla kamu hastanelerine nakledildi.
Esenyurt'taki hastanede de aynı şekilde hastalar başka hastanelere sevk edilerek faaliyetlerine son verildi.
"5 BİN TL PARA İSTEDİLER"
Esenyurt'taki hastanede bebeğinin dünyaya geldikten sonra durumunun iyi olduğunu söyleyen Cemil Imrak, "İlk bir ya da ikinci gün durumu iyi dediler. Üçüncü gün hastaneye geldik, 'Her şeye hazırlıklı olun' dediler. 'Bebeği kaybedebiliriz, hayatta da tutabiliriz, daha önce böyle bir iki bebek kurtardık. Kurtarma şansımız var' dediler. 'Biz kalpten anlamıyoruz kalp doktoru getireceğiz' diyerek 5 bin TL para istediler.
"BEŞİNCİ GÜN BEBEĞİMİ KAYBETTİK"
Parayı da elden istediler, verdik. Üçüncü gün doktor gelip bakmış, geldi mi gelmedi mi onu da bilmiyorum. Fırat Sarı bana kalp durumunun iyi olduğunu, damarlarının tıkalı olduğunu söyledi. Ben ne gerekiyorsa yapın, gerekirse bebeğimi alıp başka hastaneye götüreyim dedim.
'Sen götürürsen bebeği yolda ambulansta kaybedebiliriz, öyle bir şansımız var çünkü bebeğin durumu kritik' dediler. Bizim içimize korku verdikleri için bebeği burada tuttular. Beşinci gün arayıp 'Başınız sağ olsun bebeği kaybettik' dediler.
"CANINA KIYDILAR"
Sapasağlam bebeğimi burada kaybettiler işte. Canına kıydılar. Bebek anne karnında da iyiydi, doğduğunda da iyiydi. 'Bir iki gün küvezde kalıp taburcu edeceğiz' dediler ama burası bebeğimin ölümüne neden oldu. Peşini bırakmayacağım hakkımı sonuna kadar savunacağım." dedi.