Yüksek kömür tüketimi, araçların dizel emisyonları ve fabrikaların arıtmadığı endüstriyel gazlar aslında şehrin kirliliğinin asıl nedeni olarak karşımıza çıkıyor. Hava kirliliği önemli bir boyutlara ulaştı ve 2018 yılında 135 bin insan sadece bu kirlilik nedeniyle hayatını kaybetti. Yapılan araştırmalara göre bu kirliliğin insan ömründen 5 yıl azalttığı da hesaplandı.
14 milyon nüfuslu bu kentte toz ve çöp hiçbir zaman bitmiyor. Arabalar 2 saat bir yere bırakıldığında dahi toz tabakası ile kaplanıyor. Çarşıda tüm esnaf düzenli aralıklarla tezgah ve ürünlerinin tozunu alıyor. Şehirde yaşayan pek çok kişi bu tozdan ve kirlilikten dolayı akciğer kanserine yakalanarak hayatını kaybediyor.
Şehrin sokaklarında kanalizasyon suyu dolaşıyor ve bu suyun üzerinde herhangi bir tedbir içeren kapak bulunmuyor. Havada bulunan toz, kimyasal bileşikler ve gazı da düşündüğünüzde bu durum içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Şehirde yaşayanlar ile gelen turistlere şebeke suyunu içmemeleri ve kullanmamaları konusunda uyarılıyor.
Şehrinde sürekli bir sis görülüyor. Özellikle eylül ve aralık ayları arasında görülen sisin en alt katmanını tozlar oluşturuyor. Bu sis tabakası şehri öyle bir etkisi altına alıyor ki yollarda görüş zorluğundan pek çok kaza meydana geliyor.